Bebeklerde Otizm Belirtileri
Beyinde yer alan sinir sistemlerinde ortaya çıkan problemler sonucunda meydana gelen bir nöro-bilişimsel bozukluk olarak tanımlanan otizm spekturum bozukluğu, genel olarak 2 ila 3 yaş sürecinde belirtilerini göstermeye başlar. Anne babaların bu aşamada belirtileri dikkatli şekilde incelemesi ve buna göre mümkün olan en erken dönemlerde uzmanlar ile iletişime geçilmesinin önemi son derece büyüktür. Kimi bebeklerde ise erken dönemlerde otizm belirtilerini göstermeye başlar. Bebeklerde otizm belirtileri ile alakalı ne kadar iyi şekilde bilgi sahibi olunursa, erken tanı ile bebeğin doğru şekilde yönlendirilerek ilerleyen yaşamına hayatta çok daha aktif rol alması sağlanabilir.
Otizmde Periyodik Gözlemler
Otizm sprektrum bozukluğunun erken belirtilerinin şiddeti ve zamanlaması ciddi ölçüde farklılık arz ettiği bilinen bir gerçek. Bazı bebekler ilk aylarındayken otizm ile alakalı ipuçları göstermeye başlarken diğerlerinde ise 2 ya da 3 yaşında kendini gösterebiliyor. Bebeklerde otizm belirtileri konusunda araştırma yaparken her çocuğun ya da bebeğin otizm belirtilerini göstermediğini bilmek gerekir. Bu aşamada bebeklerde ortaya çıkacak belirtilerin profesyonel şekilde değerlendirilmesi son derece önemli olmaktadır.
Bebeklerde Ay Ay Görülebilecek Belirtiler Nelerdir?
Otizm ile alakalı belirtiler göstermekte olan küçük bebeklerde kimi davranışlar anne babalar tarafından ipucu şeklinde değerlendirilebilmektedir. Oldukça kritik öneme sahip olan bu ipuçlarına dikkat edilerek uzman desteğine ihtiyaç olup olmadığının öğrenilmesi mümkündür.
Doğduktan sonraki 6 aya kadar olan bebeklerde kendini gösteren belirtiler hiç gülümsememek ya da çok az gülümsemektedir. Bunun diğer bir tanımı neşeli ifade eksikliğidir. Aynı zamanda bu dönemdeki bebeklerde otizm belirtisi olarak görülebilecek diğer bir detay ise bebeğin göz kontağı kurmamasıdır. Kimi bebekler sınırlı düzeyde göz kontağı kurarken kimisi hiç göz kontağı kurmaz.
9 aylık bebeklerde otizm belirtileri arasında ise gülümsemelere, seslere ve karşılarına çıkan farklı yüz ifadelerine karşı çok az tepki vermek ya da hiç tepki vermemek.
12 aya kadar olan bebeklerde çok az ses çıkartmak ya da hiç ses çıkartmama eğilimi göstermekte. Bu aralıktaki bebekler bir şeyleri işaret etme, el sallama ya da bir şeylere ulaşmaya çalışma davranışlarını ya çok az gösterir ya da hiç göstermez. Bununla beraber kimi bebekler isimlerine çok az tepki verirken kimileri ise hiçbir şekilde tepki vermezler.
Normalde 16 aya kadar olan bebekler dar bir kelime dağarcığına sahip olsalar da bunları kullanma konusunda son derece hevesli olurlar. Lakin çok az kelime kullanmak ya da hiç kelime kullanmamak, bebeklerde otizm belirtileri içerisinde yer alır. 24 aya kadar olan bebeklerde ise anlamlı ve iki kelimelik öbekleri kullanmama eğilimi bulunur. Bu aşamada dikkat edilmesi gereken şey kelime öbeklerinin tekrarlama ya da taklit olmamasıdır.
Yeni Doğan ve Gelişme Sürecine Giren Bebeklerdeki Otizm Belirtileri
- Seslere karşı tamamen kayıtsız kalırlar ve tepki vermezler. Karşılaştıkları sesleri hiçbir şekilde duymuyor gibi bir davranış sergilerler.
- Konuşma becerilerinde gelişme oluşmaz. Anlamsız sesler çıkartırken aynı kelimeyi sürekli şekilde söyleyebilirler.
- Çevrelerine karşı ilgisiz bir tavra girerler.
- Sosyal gülümsemeleri bulunmaz.
- Birisi onlara isimleri ile seslendiği zaman herhangi bir tepki göstermezler.
- Sarılma, kucağa alma gibi sosyal temaslardan ve hareketlerden hiçbir şekilde hoşlanmazlar. Böylesi durumlarda tepki verirler.
- Yaşıtları ile iletişime girmez ya da onlarla oyun oynamazlar. Genel olarak tek başlarına oyun oynarlar ve hiç kimse ile iletişim kurmazlar. Bir nesnenin ya da oyuncağın tek bir parçasına takılıp kalarak yalnızca onunla oynamayı tercih ederler. Bu, bir oyuncak arabanın tekeri ya da oyuncak bebeğin kolu olabilir.
- Herhangi bir anlamı olmayan vücut hareketlerini sürekli olarak yapabilirler.
- İlgilerini çekmiş olan herhangi bir eşyayı ya da nesneyi parmakları ile işaret etmezler.
- Tek başlarına hareket etmeyi tercih ederken konuşarak iletişimde bulunmanın tam olarak ne olduğu kavrayamadıkları için konuşmaya çalışmayı tercih etmezler.
Otizmin Sebepleri Nelerdir?
Hakkında her geçen gün artarak devam eden araştırmalara rağmen otizmin kesin olarak hangi sebepten meydana gelmekte olduğu ile alakalı net bilgiler henüz bilinmiyor. Lakin konu ile alakalı uzmanlar tarafından ileri sürülen bazı varsayımlar bulunuyor. Bunlar ise;
- Beyin kimyasını bozan rahatsızlıklar
- Epilepsi
- Doğum öncesinde ya da devamında gelişen olaylar da dahil olmak üzere çevresel bozukluklar ve gen bozuklukları
Genel itibari ile varsayımsal şekilde tahmin edilen sebepler bunlar iken belirtilerde kesinlik söz konusu olmaz. Her ne kadar tam olarak tedavisi ve tanısı ile alakalı çalışmalar sürdürülüyor olsa da bebeklerde otizm belirtileri erken şekilde teşhis edildiğinde özel eğitim uzmanları ile iletişime geçilmesi ile beraber otizm sprektrum bozukluğuna sahip kişilerin hem sosyal hem de kişisel becerilerinin gelişmesi sağlanarak bunların desteklenmesi adına gerekli olan adımların eksiksiz şekilde atılması hedeflenmektedir.
Otizmin Tedavisi Var Mıdır?
Tıp dünyasında gelişmeler her ne kadar son hızla devam ediyor olsa da henüz otizm spektrum bozukluğu ile alakalı tamamen iyileştirici bir tedavi henüz elde edilememiştir. Lakin bebeklerde otizm belirtisi hakkında başarılı şekilde araştırmalar yapmak ve bu konuda bilinçli olmak bu aşamada son derece büyük bir öneme sahiptir. Çünkü anne babalar otizm belirtilerine ne kadar hakimse, erken dönemde belirtilerin fark edilerek çocukların gelişimlerinin destekleneceği terapilere ve eğitimlere başlanarak istenilen sonuçlara ulaşmak çok daha mümkün hale gelmiş oluyor.
Özellikle farklı terapiler, davranışsal eğitim modelleri, özel eğitimler ile beraber çocuğun hem bireysel hem de sosyal anlamda en iyi şekilde gelişmesi adına son derece başarılı adımlar atılabileceği bilinmektedir. Doğru tedavi yönteminin tercih edilmesi ile beraber otizmi bulunan çocuklar yaşıtlarından geri kalmadıkları gibi onlara uyum sağlama konusunda da herhangi bir sorun ortaya çıkmayacaktır.
Anne babaların bir kısmı bebeklerde otizm belirtileri sonrasında uzmanlar ile iletişime geçtiklerinde gerekli olan adımların hepsini atmış oldukları düşüncesine sahipler. Gerçekte ise bu süreçte çocuk asla yalnız bırakılmamalıdır. Anne babanın otizm konusunda bilgi sahibi olmasının yanı sıra gerek terapilerde gerekse eğitimlerde uzmanlar ile beraber yol alması, bebek ya da çocuk fark etmeden bireyin çok daha başarılı adımlar atmasını sağlayacaktır. Çünkü eğitim ya da terapi fark etmez, atılacak olan adımlar asla sadece belirli bir alan ile sınırlı kalmamalıdır.
Otizmli bireye yaklaşım konusunda ne kadar doğru şekilde bilgiler elde edilip bunlar uygulanırsa, bireyin yaşama tutunması ve yaşıtları ile beraber normal hayata adapte olması da o denli başarılı hale ulaşmış olur. Bu aşamada yalnızca çocuk değil anne babanın da mutlaka uzman kişiler ile iletişime geçmesinin önemi son derece büyüktür. Böylece bebeklerde otizm belirtileri sonrasında atılacak adımların beraberinde getireceği etki çok daha büyük hale gelir. Erken teşhis sayesinde çocuğun yaşıtlarıyla uyumlu bir yaşam sürdürebilmesi adına atacağı adımlar anne babanın desteği ile her yerde sürdürülür. Ve bunların sonucu olarak da kimileri için çok zor bir durum olarak kabul edilen otizm, hayat akışına ciddi oranda etki etmemiş olur.