facebook
Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü Problemi admin 1 Haziran 2022

Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü Problemi

Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü Nedir?

Öğrenme güçlüğü normal veya normal üstü zekaya sahip olmasına rağmen bir çocuğun motor becerileri, dinleme becerileri, mantıksal düşünme becerileri,  okuma- yazma veya matematikle ilgili öğrenme sorunları yaşamasıdır. Öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların bir kısmı özellikle okuma yazma ile ilgili sorunlar yaşarlarken diğer bir kısmı da özellikle matematikle ilgili sorun yaşarlar. Öğrenme güçlüğü tek bir sorunu ifade etmez; öğrenmeyle ilgili bir grup sorunun ortak adıdır. Okumayla ilgili yaşanan sorunlar disleksi olarak adlandırılır. Yazma ile ilgili sorunlar disgrafi, matematikle ilgili sorunlar ise diskalkuli, motor becerilerle ilgili sorunlar da dispraksi olarak adlandırılır. Öğrenme güçlüğü olan çocuklar sorun yaşadıkları alanın haricinde önemli başarılar ortaya koyabilirler.

Öğrenme Güçlüğü Yaşayan Çocuklar Öğrenemez mi?

Öğrenme güçlüğü, mutlak bir öğrenememe hali değildir; herkesin öğrenebildiği yollarla bir bilginin veya becerinin öğrenilmesiyle ilgili sorun yaşanmasıdır. Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuk çevresindekilerin kendine yönelik olumsuz yaklaşımları nedeniyle olumsuz benlik algısı geliştirebilir ve “öğrenemeyen” birisi olduğuna inanabilir. Genele hitap eden öğrenme yöntemleri ile öğrenemedikleri için özellikle ilkokulda sorun yaşarlar ve maalesef zekayla ilgili sorunları olduğu zannedilir. Kendilerine uygun öğrenme yöntemleri kullanıldığında kolaylıkla öğrenebilirler ve akranları ile uyumlu akademik performans ortaya koyabilirler. Ailelerin sorunun tespiti sonrası uygun ortam ve koşulları sağlaması ile öğrenme güçlüğü çocuğun yaşamında bir sorun olmaktan çıkar. Çocuklar yapabildiklerini gördükçe öğrenmeye motivasyonları artar.

Öğrenme Güçlüğü Yaşayan Çocuklar Hangi Sorunları Yaşarlar?

Okuma yazma ile ilgili öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklar harfleri birbirine karıştırırlar. Harfleri ters yazarlar. Kelimelerin harflerinin yerlerini karıştırarak yazdıkları da olur. Yazım kuralları ve noktalama işaretlerine dikkat etmeden yazarlar, yazıları düzgün değildir. Okuma ile ilgili öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklar okuduklarını anlama ve anlatma ile ilgili sorunlar da yaşarlar. Okurken kelimeleri yanlış okuma, harf, kelime veya satır atlama, harf ekleme-çıkarma ve okuduklarını anlamaya dayalı soruları yapamama sorunları yaşarlar. Matematikte en çok yaşanan sorun çarpım tablosunun ezberlenememesidir. Ayrıca Matematik dersine özgü sembolleri öğrenmede zorlanma, ritmik sayma, birden fazla aşamaya sahip problemleri anlayıp çözmede sorun yaşarlar. Sıralanan bu sorunların hepsi bir anda olmayabilir; her bir alanda bir veya birden fazlası aynı anda yaşanan bir zorluk veya sorun olabilmektedir. Ayrıca kendilerini ifade etme ve zaman ve tarih gibi günlük yaşam becerilerinden de sorun yaşadıkları da gözlemlenmektedir. Ayrıca unutkanlık ve dikkat sorunları da önemli bir sorun olarak akademik ve günlük yaşamlarını etkilemektedir.

Öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların motor beceri alanında, özellikle ince motor beceriler olarak adlandırılan kalem tutma, makas kullanma gibi el becerilerinde de sorunlar gözlemlenmektedir. Yazı yazmak ve ödev yapmak istememelerinin temelinde de aslında ince motor becerilerinin yeterince gelişmemesinden kaynaklanan zorlanmalar vardır. Sakarlık da yaşadıkları sorunlardandır. Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarda öğrenme güçlüğüne ek olarak dürtüsellik ve hiperaktivite de varsa o zaman çocuğun yaşadığı sorunlar ve bu sorunlardan kaynaklanan bireysel ve çevresel olumsuzluklar artmaktadır.

Öğrenme Güçlüğü Sorununun Çözümü İçin Neler Yapılabilir?

Öğrenme güçlüğü bir hastalık değildir. Bireyselleştirilmiş eğitimle çözülebilecek bir sorundur. Eğitim yönteminin ve kullanılan teknik, araç-gereçlerin çocuğa uygun hale getirilmesi gerekir. Somutlaştırma ne kadar çok olursa o kadar kolay öğrenmeleri mümkündür. Beyin organizasyonları normal kabul edilen çoğunluktan farklı olan öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların özellikle dikkatlerini ve odaklanma becerilerinin geliştirilmesine yönelik nörogelişimsel çalışmalar önemlidir. Ayrıca duyu bütünleme temelli psikoeğitimsel çalışmalar da öğrenme güçlüğüne dayalı sorunların çözümünde etkilidir. Zira motor becerilerle ilgili gelişim seviyesi yakalanmadan bilişsel alandaki becerilerin kazanılması zordur. Okuma yazma ve matematikle ilgili resim ve görselleştirmeye dayalı etkinlikler öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır.

Çocuğa “özel olmak” anlamında bir yaklaşımın benimsenmesi yerine öğrenme biçiminin diğer çocuklardan biraz farklı olduğu ifade edilmeli ve kendine özgü yöntemlerle sorunun çözülebileceği sürekli vurgulanmalıdır. Bu yolla çocuğun olumlu benlik algısı zedelenmemeli ve öğrenmeye motivasyonu canlı tutulmalıdır.

Dr. Selçuk ŞİMŞEK

Psikolojik Danışman

yono rummy

rummy deity

betvisa

yolo247

sky247

91 club

lotus365

jeetbuzz

Mksports

1xbet

gullybet

iplwin

ipl win

rummy nabob 777

rummy gold

rummy nabob

rummy modern

rummy apk

my 11 circle

dafabet

Faridabad Satta

Satta King 786

Dafabet

betvisa

yono rummy