Stres sadece yetişkinleri değil, çocukları da etkileyen bir durumdur. Günümüzde yoğun okul temposu, sınav kaygısı, sosyal ilişkiler ve aile içi değişiklikler çocuklarda stresin en yaygın nedenleri arasında yer alır. Peki çocuklarda stres belirtileri nelerdir? Hangi davranışlar, çocuğun duygusal olarak zorlandığını gösterir?
Duygusal Belirtiler
Stres yaşayan bir çocuk genellikle duygusal dalgalanmalar gösterir. Mutlu ve sakin bir ruh halinden aniden öfke, ağlama ya da kaygı durumuna geçebilir. Özellikle küçük yaş gruplarında bu değişiklikler sık görülür.
Çocuk sık sık “korkuyorum”, “yapamayacağım” veya “okula gitmek istemiyorum” gibi ifadeler kullanabilir. Bu tür cümleler, iç dünyasında baskı hissettiğini gösterir. Ayrıca özgüven kaybı, endişe ve sürekli onay arayışı da stresin erken belirtilerindendir.
Fiziksel Belirtiler
Stres sadece zihni değil, bedeni de etkiler. Çocuklarda stres belirtileri arasında mide ağrısı, baş ağrısı, iştah değişiklikleri ve uyku problemleri sıkça görülür. Bazı çocuklar stres altındayken tırnak yer, saç çeker veya parmak emme davranışını yeniden gösterebilir.
Uyku düzeninde bozulma da önemli bir sinyaldir. Çocuk gece uykusunda kabuslar görebilir, sabah uyanmakta zorlanabilir. Bu durum uzun süre devam ederse, fiziksel yorgunluk okul performansını da etkileyebilir.
Davranışsal Belirtiler
Davranışlarda ani değişiklikler, stresin en dikkat çekici göstergelerinden biridir. Daha önce keyifle yaptığı etkinliklerden uzaklaşma, içine kapanma veya tam tersi şekilde aşırı hareketlilik gösterebilir.
Bazı çocuklar stres altında kurallara uymakta zorlanır, inatlaşma ya da agresif tavırlar sergileyebilir. Özellikle okul döneminde dikkat dağınıklığı, unutkanlık ve ders başarısında düşüş fark edilebilir. Bu davranışların altında çoğu zaman baskı, korku veya endişe duygusu yatar.
Sosyal Belirtiler
Stresli çocuklar genellikle sosyal ilişkilerinde de farklılık gösterir. Arkadaşlarıyla oyun oynamak istemeyebilir, sessizleşebilir ya da ani öfke patlamaları yaşayabilir. Grup içinde kendini dışlanmış hissedebilir veya sürekli diğer çocuklarla kıyaslama yapabilir.
Ayrıca öğretmenleriyle ilişkilerinde de değişiklik gözlemlenebilir. Derse ilgisini kaybeden, öğretmenle iletişim kurmaktan çekinen çocukların stres yaşadığı düşünülebilir.
Ebeveynlere Düşen Görev
Çocuklarda stres belirtileri fark edildiğinde ebeveynlerin sabırlı ve anlayışlı bir yaklaşım sergilemesi çok önemlidir. Çocuğun duygularını bastırmak yerine, onları ifade etmesine izin vermek gerekir. “Neden böyle hissediyorsun?” gibi açık uçlu sorularla konuşmak, rahatlamasını sağlar.
Birlikte geçirilen kaliteli zaman, güven duygusunu güçlendirir. Oyun, doğa yürüyüşü veya basit sohbetler bile çocuğun stresini azaltır. Gerektiğinde bir uzmandan destek almak, çocuğun duygusal dengesini yeniden kurmasına yardımcı olur.